Ekonomide yaşanan belirsizlikler, yüksek faiz oranları ve kiracı-ev sahibi sorunları nedeniyle konut yatırımının kârlılığı uzun süredir tartışılıyor. Ancak yapılan son analizler, konutun altından sonra en yüksek getiriye sahip yatırım aracı olduğunu ortaya koyuyor. Uzmanlar, bu sürecin yatırımcılara uzun vadeli kazanç sağladığını ve konutun hâlâ güvenli bir liman olduğunu vurguluyor.
7 Yıllık Kârlılık Karşılaştırması
Yapılan kapsamlı araştırmalarda, konut yatırımları diğer alternatif yatırım araçlarıyla karşılaştırıldı. 2017 yılının sonbahar döneminde bir konut satın alarak yatırım yapanların, 2024 yılında bu yatırımdan önemli kazançlar elde ettikleri belirlendi. Özellikle gayrimenkulün kira geliri ve artan piyasa değeri göz önüne alındığında, konut sahiplerinin diğer yatırım araçlarına kıyasla oldukça avantajlı olduğu görüldü.
Verilere göre, 2017 yılında ortalama 100 metrekarelik bir konut satın almak için ödenen tutar 236 bin TL iken, bu konutun 2024 yılı itibarıyla kira geliri dahil güncel değeri 3 milyon 350 bin TL’ye ulaştı. Aynı dönemde bu tutarı mevduata yatıran bir yatırımcının kazancı 892 bin TL olurken, döviz yatırımında 2 milyon 609 bin TL, borsa yatırımında 2 milyon 209 bin TL ve altın yatırımında ise 4 milyon 307 bin TL kazanç elde edilebildi.
Yatırım Araçları Arasında Konutun Gücü
Sonuçlar, altının en kazançlı yatırım aracı olduğunu gösterirken, konutun da hemen ardından geldiğini ortaya koydu. Özellikle kira gelirleriyle desteklenen konut yatırımı, birçok yatırım aracından daha istikrarlı ve uzun vadede kârlı olarak değerlendiriliyor. Uzmanlara göre, konut sektörü, ekonomideki dalgalanmalara rağmen yüksek talep gören ve yatırımcısına güven sağlayan bir alan olarak öne çıkıyor.
Özellikle büyük şehirlerde artan konut ihtiyacı ve arz-talep dengesi, gayrimenkul piyasasını sürekli hareketli kılıyor. Yatırımcılar, konut fiyatlarındaki yükselişin devam etmesi ve kira getirileri sayesinde konutun güvenli bir yatırım aracı olarak kalacağını düşünüyor.
Sonuç olarak, son 7 yılda yatırımcıların en çok kazandığı ikinci araç olan konut, istikrarlı getirisi ve düşük risk profiliyle önümüzdeki yıllarda da cazibesini koruyacak gibi görünüyor.