Konut Seçiminde En Güçlü Motivasyon: Bütçe Yönetimi

Konut piyasasında yaşanan değişim artık yalnızca satış adetleriyle değil, alıcı davranışlarıyla da kendini gösteriyor. Kasım ayı verileri, konut tercihlerini şekillendiren temel unsurun fiyat artışları ya da lokasyon değil, bütçe yönetimi olduğunu ortaya koyuyor.

Son dönemde yayımlanan sektör raporları ve resmi istatistikler birlikte değerlendirildiğinde, konut alıcısının daha temkinli, daha rasyonel ve fiyat–performans odaklı bir yaklaşım benimsediği görülüyor.

Kasım Ayı Konut Satışları Ne Anlatıyor?

Kasım ayında Türkiye genelinde 141 bin 100 adet konut satışı gerçekleşti. Bu rakam, geçen yılın aynı ayına göre %7,8’lik bir düşüşe işaret ediyor. Aylık bazda yaşanan bu gerileme, piyasanın durduğu yönünde yorumlara neden olsa da veriler, daha çok bekleme ve seçicilik eğilimine işaret ediyor.

Kasım ayında en fazla konut satışı yapılan iller İstanbul (24.234), Ankara (12.706) ve İzmir (8.540) oldu. En az satış ise Ardahan (78), Bayburt (131) ve Artvin (152) illerinde kaydedildi. Büyükşehirlerde talep sürerken, alım kararlarının daha dikkatli verildiği görülüyor.

Yabancıya Satışlarda Gerileme Dikkat Çekiyor

Kasım ayında yabancılara yapılan konut satışları yıllık bazda %9,7 azalarak 1.943 adede geriledi. Yabancıya satışların toplam satışlar içindeki payı ise %1,4 seviyesinde kaldı.

Bu tablo, yabancı talebindeki zayıflamanın geçici bir dalgalanma değil, yapısal bir eğilim hâline geldiğini gösteriyor. Piyasanın ağırlık merkezi giderek yerli alıcının bütçe ve ihtiyaç temelli kararlarına kayıyor.

2026 Planlarında Belirsizlik ve Temkin Öne Çıkıyor

Kullanıcı eğilimlerine bakıldığında, 2026 yılına yönelik konut planlarında netlikten çok temkin dikkat çekiyor. Katılımcıların %36’sı henüz konutla ilgili kesin bir karar vermediğini belirtirken, %35’i konut satın almayı düşündüğünü ifade ediyor.

Kiralamayı planlayanların oranı %21, yatırım amaçlı alım yapmayı düşünenlerin oranı ise %8 seviyesinde bulunuyor. Bu dağılım, alıcıların aceleci davranmadığını ve ekonomik koşulları yakından izlediğini gösteriyor.

Yaşam Biçimi Konut Tercihini Belirliyor

Veriler, yaşam döngüsünün konut tercihleri üzerindeki etkisini de net biçimde ortaya koyuyor. Katılımcıların %48’i ailesiyle yaşadığını belirtirken, %17’si tek başına yaşayanlardan oluşuyor. Yatırımcıların oranı %15, öğrencilerin oranı %9, yeni evlenecek ya da yeni evli olduğunu belirtenlerin oranı ise %11 olarak öne çıkıyor.

Bu tablo, konut talebinin tek tip olmadığını; farklı ihtiyaç ve beklentilere göre şekillendiğini gösteriyor.

Konut Seçiminde Birinci Öncelik: Bütçe Yönetimi

Gelecek döneme ilişkin veriler, konut seçiminde en güçlü motivasyonun bütçe yönetimi olduğunu açık biçimde ortaya koyuyor. Katılımcıların %43’ü, ev alırken bütçeyi en doğru şekilde yönetmenin birinci öncelik olduğunu belirtiyor.

Daha iyi bir konuma geçmek %22 ile ikinci sırada yer alırken, yatırım fırsatı yakalamak %18, konforu artırmak ise %17 oranında tercih ediliyor. Bu sonuçlar, alıcının “en büyüğü” ya da “en yenisi” yerine en mantıklıyı aradığını gösteriyor.

İdeal Ev Tanımı Değişiyor

İdeal konut tanımında da benzer bir dönüşüm yaşanıyor. Merkeze yakın ve ulaşımı kolay bir ev, %34 ile ilk sırada yer alıyor. Mantıklı fiyat ve yüksek performans dengesi %30 ile ikinci sırada bulunurken, daha fazla alan ve ferahlık isteyenlerin oranı %24, modern ve güvenli site yaşamını tercih edenlerin oranı ise %12 seviyesinde kalıyor.

Sonuç: Rasyonel Alıcı Dönemi

Kasım ayı verileri ve kullanıcı eğilimleri birlikte değerlendirildiğinde, konut piyasasında yeni bir döneme girildiği görülüyor. Bu dönem, hızlı kararların değil; hesaplı, planlı ve sürdürülebilir tercihlerinin öne çıktığı bir dönem.

Artık konut seçiminde temel soru şu:
“Bu ev bütçemi ne kadar iyi yönetmemi sağlıyor?”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir