Türkiye’de konutlar son 15 yılda ortalama 24 metrekare küçüldü. Artan arsa ve inşaat maliyetleri, krediye ulaşım zorluğu ve talebin giderek daralan alana yönelmesi, yeni bir “metrekare krizi” yarattı. Konut üretiminde sayı korunurken, yaşam alanı giderek daralıyor.
Yapılan analizlere göre, İstanbul’da ortalama yeni daire büyüklüğü 114 m² seviyesinden 100 m²’nin altına geriledi. Küçülme, yalnızca yapı tekniğinin değil, yüksek maliyet–düşük alım gücü ikileminin mekânsal bir sonucu hâline geldi.
📉 Küçülen Daire = Daha Pahalı Metrekare
Metrekare bazında fiyatlar yükselirken, konut alanlarının küçülmesi konutun birim maliyetini artırıyor. Yani piyasada yeni bir denge oluşuyor:
Konut fiyatları nominal olarak artıyor, reel yaşam alanı küçülüyor.
Bu durum; artan arsa payı, yükselen maliyetler, yüksek faizler ve proje finansmanı bulmakta zorlanan üreticiler nedeniyle konutun daha küçük metrekarede erişilebilir gösterilmesi anlamına geliyor.
İnşaat Güven Endeksi Durgun, Talep Zayıf
Türkiye’de inşaat güven endeksi son 12 ay boyunca 100’ün üzerine çıkamadı. Sipariş endeksi düşük seviyede kalırken, istihdam beklentileri kamu yatırımları nedeniyle ayrışmış durumda. Bu tablo:
-
Üretici için finansmana erişim zorluğunu
-
Alıcı için barınma imkanının daralmasını
eş zamanlı olarak büyütüyor. Üretim devam etse bile, hacim küçülüyor; fiyat değil metrekare daralmasıyla erişilebilirlik sağlanmaya çalışılıyor.
📌 Türkiye’de Ortalama Daire Büyüklüğü (Son 15 Yıl)
| Yıl | Ortalama m² |
|---|---|
| 2010 | 121 m² |
| 2021 | 113 m² |
| 2022 | 105 m² |
| 2023 | 98 m² |
| 2024 | 97 m² |
| 2025 | 98 m² |
➡️ 15 yılda 24 metrekare kayıp.
Bu tabloyu özetleyen eğilim:
🔸 Daire sayısı korunuyor
🔸 Toplam metre kare azalıyor
🔸 Türkiye, sorunu metrekareyi küçülterek çözmeye çalışıyor
🔮 Yakın Dönemin Riskleri: Küçülen Metrekare, Büyüyen Barınma Krizi
Kredi kanallarının hem üretici hem tüketici için daralması; önümüzdeki dönemde:
✔ Arz açığını büyütebilir
✔ Barınma krizini derinleştirebilir
✔ Küçülen metrekare eğilimini kalıcı hâle getirebilir
Konut fiyatları nominal olarak yüksek görünse bile, reel piyasa alan kaybı üzerinden küçülüyor. Sorun fiyat değil, yaşam alanının daralması.
Tapusor.com Sektör Yorumu
Yeni dönemde konut değerlemesi, yalnızca fiyat üzerinden değil, kullanılabilir metrekare ve fonksiyonel yaşam alanı üzerinden yapılmak zorunda. Küçülen konutlar, yatırım kararlarında:
-
Brüt–net farkı
-
Yaşam alanı kalitesi
-
Kullanılabilir metrekare başına maliyet
gibi kriterleri stratejik hâle getiriyor. Konutta değer artık sadece “kaç para?” değil, “kaç metrekare?” ve “nasıl bir yaşam alanı?” sorularına bağlı.