Kanal İstanbul projesi açıklandığı günden beri emlak sektörünün üzerine sıkça tartıştığı konulardan birisi olmuştur. Kanal İstanbul güzergahının nereden geçeceği, imar planı durumları, projenin ne zaman başlayacağına dair soru işaretlerinin her geçen gün cevap bulurken projeyle ilgili olarak Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan’dan yeni bir açıklama geldi. Çalışmaların tüm hızıyla sürdüğünü ve ön çalışmaların tamamlanma aşamasına geldiğini belirten Bakan Turhan, 3 ay içerisinde ihale aşamasına geçileceğini belirtti.
Peki bu projenin bölgeye etkisi ne olacak?
Bu soruyu cevaplamak şüphesiz daha geniş kapsamlı inceleme yapmak gerekmektedir. İnşaat süresi olarak 5 yıl belirtilen proje 100 yıllık bir ekonomik ömre sahip olacak. Ulusal hatta global ölçekte öneme sahip olan bu proje çevresindeki projeler bütünü ile bir arada ele alındığında çok farklı ve etkileyici beklentiler içine girmek de mümkün olabilir.
Bu projelerden biri öncelikli etapları tamamlanma aşamasında olan 3. Havalimanı ve yakın çevresi, bir diğeri Kuzey Marmara otoyolu, bir diğeri bölgeye servis verecek olan raylı sistem bağlantıları, bir tane daha sayacak olursak Kanal İstanbul’un sadece bir su yolu olarak değil önemli bir kentsel çekim omurgası olarak ta ön plana çıkacağını gösteren planlama çalışmaları. Kanalın sonunda planlanan devasa bir Millet Bahçesi de unutulmamalı tabi ki.
Emlak muayene raporu ile hemen detaylı bilgi edinebilirsiniz.
Marmara Denizini bir yüzük gibi saracak olan hatta saran bölünmüş kaliteli otoyolları ve gelişerek artmakta olan deniz bağlantılarını, bu bağlantıların tamamı ile kurgulanan lojistik alt yapısını da düşündüğümüzde Kanal İstanbul ve aslında tüm Marmara Bölgesini global öneme sahip bir ulaşım, lojistik, turizm, kültür ve finans merkezi olarak konumlandıran üst planların bir sonucu olduğunu, kesinlikle gelişi güzel şans eseri bir araya gelmiş projeler olmadığını görmek gerekir.
Peki bu projelerin etkisi ile ‘Kanal İstanbul Çevresinde değerler ne şekilde değişti? Kanal İstanbul’a yatırım yapılır mı? Kanal İstanbul çevresinde araziler değerini buldu mu?’ gibi konulara girersek ne gibi cevaplar alabiliriz?
Öncelikle üstünde durulması gereken ilk konu gayrimenkulün ticari birim, konut, arsa, tarla ve türevi araziler olarak farklı segmentlerde yatırım için incelenmesi gerekir. Bir projenin ilk çalışma dönemlerinde arazi ve arsa değerlerinde ciddi artışlar görürüz genellikle. Bu artışları Kanal İstanbul projesi çevresinde de gördük. Henüz bir onaylı plan dahi göremezken beklentilerin satınalındığını görüyoruz. Genellikle bu tarz beklentilerle gelen değer artışları kısmi düzeltmeler getirebilir. Fakat bu bölgedeki değerleri inceleyince özellikle global piyasalardaki fiyatlar üzerine bir araştırma yapınca İstanbul gibi önemli bir megapolde bu kadar büyük projeleri birbirine bağlayacak bir aksın başarı ile oluşturulması durumunda şu anda belirtilen m² değerlerinin yanından bile geçmeyecek derecede yüksek değerler olacağını söyleyebiliriz.
Kültür, çevre, sosyal imkanlar, erişilebilirlik, ve sektörel faaliyetleri bu ölçekte bir araya getirecek bu bölgede değil Türkiye’nin dünyanın en değerli arazilerinin yer tutmaya başladığını görmemiz dahi mümkün. Bu potansiyelin farkında olarak uzun vadede yatırımlar için göz önünde bulundurmak gerekir.
Tabi bu durumun oluşmasındaki ön şart bu projelerin tamamının yada ciddi bir kısmının başarı ile tamamlanması ve işletilmesi olduğunu unutmamak gerekir.
Bölge ile ilgili araştırmalarınızı Tapusor ve Tapusor PRO özellikleri ile derinleştirebilirsiniz
One thought on “Kanal İstanbul Yatırım Açısından Avantajlı Mı?”