Türkiye’de gayrimenkul piyasası, Kur Korumalı Mevduat (KKM) sisteminin sona ermesiyle yeni bir yön arayışına girdi. Sistemde biriken yüz milyarlarca lira, yatırımcıların ilgisini yeniden döviz, altın, borsa ve gayrimenkule çevirdi. Tapusor.com verilerine göre, bu dönüşümün en güçlü adreslerinden biri konut sektörü oldu.
Uzmanlara göre, faiz indirimlerinin gündeme gelmesiyle birlikte konut fiyatlarında hızlı bir yükseliş kaçınılmaz görünüyor. Bugün görece dengeli seviyelerde seyreden fiyatların, faizlerin düşmesiyle birlikte artan talep nedeniyle hızla yukarı çıkacağı öngörülüyor. Bu nedenle ev sahibi olmak isteyenler için en uygun dönemin tam da şu an olduğu vurgulanıyor.
Konut, Yatırımın Ötesinde Güvenceli Bir Gelecek
Konut, yalnızca bir yatırım aracı değil; aynı zamanda toplumsal istikrarın teminatı olarak görülüyor. Özellikle büyükşehirlerde hızla artan kira bedelleri, kamu çalışanları ve öğrenciler için ciddi bir yük oluşturuyor.
Metropollerde kiraların memur maaşlarını aşması, öğretmen ve polis gibi kamu görevlilerinin tayin tercihlerini doğrudan etkilerken, gençler de üniversite seçiminde şehirdeki kira maliyetlerini hesaba katmak zorunda kalıyor. Bu tablo, konut sahibi olmayı bireysel olduğu kadar toplumsal bir ihtiyaç haline getiriyor.
Yatırımcıyı Zorlayan Kredi Kısıtlamaları
Tapusor.com analizlerine göre, yatırım amaçlı konut alımlarında uygulanan kredi sınırlamaları hem yerli hem de yabancı yatırımcıyı olumsuz etkiliyor. İkinci veya üçüncü konut için krediye erişimde yaşanan güçlükler, yerli yatırımcıları yurtdışındaki fırsatlara yönlendirirken yabancı yatırımcıların da Türkiye’den uzaklaşmasına yol açıyor.
Bu kısıtlamaların sürmesi, 2025 yılı başından itibaren kırılan satış rekorlarının devamını zora sokabilir. Uzmanlar, piyasanın ivmesini kaybetmemesi için yatırım amaçlı konut kredilerinde esneklik sağlanması gerektiğini belirtiyor.
Fiyatların Kontrolü İçin Arz Artışı Şart
Konut fiyatlarının dengelenmesi için en kritik adımın arzı artırmak olduğu ifade ediliyor. Yeni projelerin hızla hayata geçirilmesi, kamu destekli sosyal konut üretiminin artırılması ve inşaat maliyetlerini düşürecek teşviklerin devreye alınması gerekiyor.
Ayrıca arsa üretimi ve planlama süreçlerinin sadeleştirilmesi, hem yatırımcıların ilgisini koruyacak hem de ev sahibi olmak isteyen vatandaşların erişimini kolaylaştıracak.
Gençler İçin Yeni Modeller Gündemde
Türkiye’de konut sahibi olma yaşının 40’lı yaşlara kayması, hane halkı ekonomisindeki dönüşümü gözler önüne seriyor. Gençlerin krediye erişimde zorlanması, ev sahibi olma sürecini geciktiriyor. Uzmanlar, bu eğilimi tersine çevirmek için gençlere özel kredi modelleri ve destek paketleri geliştirilmesi gerektiğinin altını çiziyor.
Tapusor.com Verileri Yatırımcıyı Uyarıyor
Tapusor.com’un sağladığı güncel veriler, hem konut hem de arsa piyasasında yatırım fırsatlarının halen güçlü olduğunu gösteriyor.
Örneğin; 1,2 milyon TL’ye 190 metrekare net tarla, 600.000 TL peşinat ve 50.000 TL taksit imkanıyla yatırımcılara sunuluyor. Bu tür fırsatlar, yatırımcıların doğru zamanda harekete geçmeleri halinde önemli kazanç sağlayabileceğini kanıtlıyor.
Sonuç
Konut sektörü, sadece bireysel bir yatırım aracı değil, aynı zamanda ekonomik istikrarın ve toplumsal denge unsurlarının başında geliyor. Fiyatların dengeli seyrettiği bu dönemde atılacak adımlar, geleceğin güçlü yatırımı ve güvenli mirası olacak.