Konut Fiyatlarındaki Reel Düşüş Sürecek: Faiz Etkisi Piyasayı Dizginliyor

Türkiye konut piyasasında reel fiyat düşüşü trendi devam ediyor. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından açıklanan Eylül 2025 Konut Fiyat Endeksi (KFE) verileri, fiyat artışlarının enflasyonun gerisinde kaldığını gösteriyor.

Merkez Bankası verilerine göre, Türkiye genelinde konut fiyatları Eylül ayında bir önceki aya göre %1,7 artarak 195,7 puana yükseldi. Buna karşın, yıllık nominal artış %32,2 olurken, reel bazda %0,8 oranında düşüş kaydedildi. Bu tablo, artışın görünürde devam etmesine rağmen satın alma gücü açısından konut fiyatlarının gerilediğine işaret ediyor.

Üç Büyük Kentte Fiyatlar Yükselse de Reel Kaybın Önüne Geçilemedi

KFE verilerine göre Eylül ayında,

  • İstanbul’da fiyatlar aylık %1,5,

  • Ankara’da %2,3,

  • İzmir’de %2,9 arttı.

Ancak yıllık bazda artış oranları, İstanbul’da %30,7, Ankara’da %41,1, İzmir’de %34,4 olarak gerçekleşti.

İstatistiki Bölge Birimleri sınıflamasına göre en yüksek yıllık artış %41,1 ile Ankara bölgesinde, en düşük artış ise %22,6 ile Hatay–Kahramanmaraş–Osmaniye bölgesinde kaydedildi. Bu veriler, bölgesel bazda konut fiyat artış hızının belirgin biçimde yavaşladığını ortaya koyuyor.

Yüksek Faiz Dönemi, Konut Fiyatlarını Gerçek Değerine Çekiyor

Uzman analizlerine göre, Merkez Bankası’nın 2026 sonu enflasyon hedefini %16 seviyesinde sabit tutması, faiz oranlarının uzun bir süre yüksek kalacağı anlamına geliyor. Yıl sonu enflasyonunun %30’un üzerinde tamamlanması beklendiği için, faizlerin uzun süre gevşemeyeceği öngörülüyor.

Bu durum, konut ve ikinci el araç fiyatlarında reel düşüşün devam edeceğine işaret ediyor. Talep zayıflaması, özellikle yatırım amaçlı konut alımlarını sınırlarken, satıcıların fiyat revizyonuna yönelmesine neden olabilir.

Uzmanlar, siyaset ve para politikası tarafında sürpriz bir değişiklik yaşanmadığı sürece, bu trendin 2026 ortalarına kadar sürebileceğini öngörüyor.

Konutta Yeni Dönem: Gerçek Değerlemeye Doğru

Gayrimenkul sektör temsilcileri, mevcut süreci “fiyatların nominal değil, reel olarak dengelenme süreci” olarak değerlendiriyor. Yüksek faiz ve enflasyon farkı, kısa vadede alım gücünü sınırlasa da uzun vadede konut piyasasının sağlıklı bir fiyat bandına oturmasına katkı sağlayabilir.

Ayrıca, kentsel dönüşüm ve sosyal konut projeleriyle birlikte üretim artışının desteklenmesi, arz-talep dengesinin yeniden kurulmasında kritik rol oynayacak.

Tapusor.com Verileri: Bölgesel Düşüşler Belirginleşiyor

Tapusor.com’un güncel analizleri, konut fiyatlarının özellikle büyük şehirlerde enflasyon etkisinden arındırıldığında reel anlamda gerilediğini ortaya koyuyor. Platform verilerine göre, son çeyrekte satılık konut ilan sayısı artarken, ortalama talep süresi uzamış durumda.

Bu tablo, alıcıların fiyat beklentilerini aşağı yönlü revize ettiğini, satıcıların ise yeni piyasa koşullarına uyum sağlamakta zorlandığını gösteriyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir